bugün

entry'ler (567)

kemalizm vs islamcılık

Zamanında Kemalizm’e Kemal’e destek vererek her tepeye birlikte bayrak diken kardeş toplum şimdilerde 1890’ yılların Balkanya’sı gibi.
işin garibi sonuç da orada gerçekleşen gibi olacak.

süper online kullanan yazarlar

Geçtiğimiz 2 sene boyunca Turkcell Superonline taahhüt’lü kampanyasından faydalanarak aylık 49.90TL ödemek kaydi ile hizmet aldım.
Sonrasında firma yetkilileri üyeliğimin bittiğini, yeni kampanya ve paketler hakkında bilgilendirmek suretiyle benimle iletişime geçtiklerini ileten bir görüşme sağladılar, yararlanabileceğim paket içerikleri ve ödeme bakiyeleri hakkında bilgi verdiler.
Yapılan bu görüşmeye istinaden yaptığımız mutabakat 2 sene üyelik yenilemesi ve 100dk’kullandığım pakete ek olarak 100dk paketi ile ortalama 60,00TL civarında bir bakiye ödeyeceğimi ilettiler ve sesli onayımı alarak telefon görüşmesini sonlandırdılar hatta ve hatta bu yenilemeye istinaden 1 adet ev telefonu hediye ettiklerini ilettiler.
Ödeme şeklini daha önce olduğu gibi otomatik ödeme talimatı ile yapmaktaydım, sonrasında internet bankacılığından kredi kartı ekstremi incelediğimde 5 ay boyunca taahhüt edilen rakamın aşağı yukarı 2 katı farkla fatura kesildiğini öğrendim. Ör. 102,90TL, 115,90 gibi.
Türkcel SuperOnline şirketi ile iletişime geçip durumu izat ettim. 40dk boyunca görüştüğüm kişi konuşmalarımın incelenmesi için kayıt oluşturduğunu buna ek fatura itirazı talebi aldığını ve benimle iletişime gececeklerini iletti.
Daha sonra onu takip eden 3-4 gün boyunca günde 40dk olmak üzere (screenshot’ları mevcut) durumu farklı kişilere anlatmak zorunda kaldım. En sonuncusunda bir yetkiliyle görüşme yapmak istediğim için ayrıca kayıt aldığını söylediler ki daha önce yaptığım görüşmelerde ısrar etmeme rağmen yöneticisine ulaşamadıkları için kimseyle görüştürmemişlerdi.
Yetkili kimse beni arayıp kalite birimi ile görüşme yaptıklarını ve bana hiç bir konuda yardımcı olamayacağını sonun telefonu yüzüme kapatmak suretiyle anlattı.
Tekrar sizi arayıp tekrar aldığınız kayıta istinaden bana dönen 2. Yetkili kişi ise konuyu Tüketici Hakları Mahkemesi üzerinden çözebileceğimi ve başka hiçbir konuda bana yardımcı olamayacağını, ek olarak aldığım 100dk paketinin 2 senelik taahhüt işleminin gerçekleştiğini fakat internet ile alakalı olarak herhangi bir taahhüt güncellemesinin yapılmadığını dolayısıyla faturamın 2 katı gelme sebebinin bu olduğunu söyledi.
Aşağı yukarı 3 gün içinde sizinle yaptığım 190 dakika’lık görüşmeye istinaden, paket yenilemesi için sizin aradığınızı, telefonda görüştüğüm kişiden 2 sene boyunca 60,00TL’lik bir bakiye karşılığında üyelik güncellememi yaptığımı ‘’ karşılıklı olarak sözlü onay almak suretiyle’’ anlaşma sağladığımı, konuşmalarımızın gerçekten dinlenmiş olması halinde 100,00TL gibi bir kelimenin anılmadığını, sadece mutabık kalınan rakamın 60 küsür TL olduğunu, internet kotamın ve kullanım hızının aynı kalacağını hatta önceki kullanımlarımı inceleyip bana ek bir hız yada kota almamın gerekmediğinin iletildiğini, dolayısıyla burda bir yanlış olduğunu bu konuda bana yardımcı olan kişinin sadece ek aldığım 100dk’nın taahhüt’ünü yaptığını ve kalan kısmın güncellemesini yapmayı unuttuğunu dolayısıyla faturamın bu şekilde geldiğini hiçbirinize ANLATAMADIM.
Zaten yaptığımız konuşmayı gerçekten dinlemiş, incelemiş, zahmet gösteripte bir bakmış olsanız hangi pakete hangi şartlar aldında ‘’ onaylıyorum’’ kelimesini kullandığımı duyacaksınız.
Dolayısıyla bu konula alakalı sizinde önerdiğiniz gibi Tüketici Hakları Mahkemesine başvuracağımı ve siz dahil olmak üzere gerek gördüğüm tüm online kanallara şikayetimi dile getireceğimi belirtmek isterim.
5 ay boyunca sözlü taahhüt aldığım halde bana söylenen rakamın üzerinde alınan paranın iadesi konusunda yardımınızı ve bu konudaki mağduriyetimin giderilmesini sizden rica ederim...
Saygılarımla,
Önder EKiM
Üyelik No. 52546609

türkiye laik mi seküler mi

ikisi de niyaheyetinde aynı şey demektir.

amca nın 16 çocuğu olması

muhtemelen mastırbasyonun günah olduğunu zanneden şahıstır.

down sendromluların yaşama amacı

beyin ile vücut gelişimi aynı oranla ilerlemeyen çocukların yaşadıkları problemdir. devlet gerekli uzmanların eksikliğini öne sürüp hastane sıralarında oyalar sizi tek iğnesi 50TL'dir.

ve böyle anasını avradını siktiminin çocukları da bu hastalığı taşşak meselesi yapar.

eski sevgilinin evlenip alt kata taşınması

aslında gayet normal bir durumdur, ilerisini görmüş biri olarak çocukları olduğunda asıl sıkıntı başlayacaktır. kapı önünde oynayan o çocuk senin çocuğun olabilirdi çünkü. yapabilecek tek şey anne ve babadan gizli bakkala götürüp türlü şekerlemelerle mutlu etmektir.

sözlük kızlarının boyu

kızları trollemek için kullanılan süper fikir, haydi mesaj kutularına.

bir kadının gözlerinde aşkı bulmak

kısaca özet,

https://www.youtube.com/watch?v=-_-vY0_Me_g

tecavüzü helal gören hoca efendi

hanımıyla sınanmalıdır.

eve gelip sevişmek istemeyen kızla zorla sevişmek

eve gelmeyip zorla sevişmek isteyen kızdan yeğdir.

hayatı boyunca tek bir kızı sevmiş erkek

kızdan karşılık alamayıp escort sitelerinde sabahlayan adamdır.

kısaca türkiye

nasıl bir ülke oldu burası ?

herkes dindar, herkes dini vecibe sahibi ama mevzu para olunca kimse kimseyi tanımaz,

herkes akraba ilişkileri ile övünür ama konu miras olunca babası amcasına, dayısı abisine bilmem kimi bilmem kimiyle husumetli,

nüfusunun büyük bir bölümü müslüman olduğu için şüküredilen ama kadın cinayeti, tecavüz, gaps sıralamasında birinciliği kimseye kaptırmayan,

herkes yönetim kadrosundan memnun ama ağzındaki sigaradan götündeki dona kadar en pahalı vergi ödeyen (elektrik, benzin vs.vs. vs. sonu yok)

50 ile sol şeritte gidip selektörü anasına küfür olarak algılayan,

Allahın selamını cep telefonundan başını kaldırmadan alan,

komplesi inşaat işiyle uğraşıp ülkeyi şantiye alanına çeviren,

olsun benim evim teknik yapıya bakıyor deyip 100 liralık evine 400 isteyen,

haftada 8 saat çarşı iznine çıkan askerin yemeğinden giyimine kadar fahiş fiyat uygulayan,

her geçen gün sokaklardaki çocuk cıvıltısı azalan,

bayramlarda kendinden büyüklerini aramayan,

kendi halinde muazzam dost ama farklı bir cins yanında seni beni aşağılayan,

komşusunun yeni evlenen çocuğuna 500 e kiraya verdiği evi üniversite öğrencisine 1000 liraya satan,

minibüs, otobüslerde yaşlıya saygıyı geçtim birbirinin üzerine tırmanan,

1 simit 1 çay ile sahilde oturmak yerine kendini avm'lere kapatan,

somurtkan olup gülmemeyi ağır başlılık sanan,

tüm internet haber sitelerinin foto galerileri kadın memesi kadın götü olan,

kitap okumayan, bonzai kullanan, çocuğuna almadığı ayakkabı parasını rakıya yatıran, ailesinden görmediği sevginin tersiyle yaşamak yerine çocuklarının yanında karısını azarlayan,

futboldan keyif almak yerine tuttuğu takımın her hatasını savunan,

şehrini çok sevip trafik denince ana bacı sayan,

türkiyeyi istanbul ile istanbulu türkiye ile karıştıran,

diyarbekirliyiz, hakkariliyiz, bitlisliyiz gardaş taş evde yaşadık martavalı okuyup balıkesir, manisa, aydın, denizli vs.'deki evlerinde topraktan olduğunu unutan,

çalışan işcilerin en az haklarını aldıkları, hatta biz ne anlarız diyip mahkeme kapılarına başvurmadıkları, işci ölümleri tavan, ilk taksitini ödeyip 35binlik borcu unutup arabam diyip şekil yapan,

ona yakın konuşunca o kanaldan böyle yazınca o gazeteden maaş alacağını bilen yavşak yazarlarından,

hergeçen gün birbirine itimadını, saygısını, sevgisini yitiren bir ülke işte..

saç dökülmesi

yumurtanın sarısıyla beyazını ayırıyorsun o kadar, düşün sürmüyorsun bile *

(bkz: cem yılmaz)

sözlük yazarlarının seks hikayeleri

bakiye 0 yazıyordu,

anladım ki ibneler maaşları yine yatırmamış.

eski sevgiliye şimdiler de söyleyeceğiniz ilk söz

bulur o bulmaması muhtemel sebepler seni ve herhalde ayrılmayız bu saatten sonra dediğiniz kişiden an olur ayrılırsınız.

O anın üzerinden kiminde geçmiş üç beş ay, kimi de geçen zaman bile belli değil.
Sonra sonra çıkar karşınıza saçma sapan bir yerde bu zat.
belki konuşur, belki görmezsiniz, belkide düşünmekten delip beyninizi kendiniz buluşursunuz her şeyin üzerine,
belki de unutulup gitmiş arada hatırlanır olmuştur.

akşam olur gün kararır, ya içinizden içinize, yada telefonunuzdan sevgiliye aklınızdan birkaç kelime geçer belki söyler belki siktir et lan dersiniz bu saatten sonra bilse ne olur bilmese, ama dayanamaz içinizden dökülür ya kelimeler,

- benden sonra onlar da sikti ya seni, söyle bana şimdi sende ne değişti ?

youtube den ne açayım kafası

bilgisayar ekranı başında çevirilen bazı muhabbetler olur hani müzik olsa yeter dersin, sonra el ister istemez youtube'a gider, biri şarkı açar diğeri bitmeden başkasını derken bi an olur,

- ne açayım lan ?
+ ne bileyim amk aç bişeyler.

gece evde yalnız dinleyince çok tırstıran melodi

barış manço-dönence
özellikle sabah ezanı esnasında evden bile kaçırtabilir.

maaşı iyi iş tavsiyeleri

iç güveysi faktoring.

yalnızlık hissetmek

tükenmişlik sendromunun konu başlığı olan hissiyattır.

adını bile bilmediğiniz akustik şarkılar açar ve bir sigara yakarsınız belki soğuk bir bira, biraz eskilerden biraz olabileceklerden saniyeler canlanır gözünüzde,belki aklında kalan son komik hatıra yada kafanı taktığın o şey işte.. Aslında bu ekran çaresiz oluşun bir resmiyet kazanmış hali gibi, kimseye dokunamazsınız ama size yakın gibidirler belkide tam tersi fikirlerde.

bazen hayatı paylaşacak birini ararsın, sesini paylaşacak biri, nerede karşına çıkacağı belli olmayan biri işte bulmak için arar olursun bakar gibi rahatsız etmeden sonra hepsi olacak gibi olur bu dibin kendisidir işte sonra hafif umutsuzluk, ardından belkide eski sevgilinin yeni paylaşımlarına saniyelik bakışlar, sonra sen.

sabaha kadar sen. beyninin alabildiği kadar sen işte.

askere gidecek olmak

erkeğin hayatını her halükarda resetleme durumudur.

arkanda pek birşey bırakmak istemezsin, nasılsa bayanlardaki hamile hallerinden pek farklı bir tavır sergilemez yüreğin, arkadaşların arasın, o lanet kız karşına son kez çıksın diye beklersin, beklersin diyorum çünkü saçma sapan beklentiler içine girersin tanıdık ağızlardan '' inşallah iyi yere düşersinler, ne her şeye atla nede geride kal demeler '' bitmez hayatında,

sanırım sonrası meşakatli olur insan için, 18 yaşında aileden ayrılan biri yerine 26'sında bir adam olarak malum iş sıkıntısı, bir baltaya sap olma çabası bide etraflıca evlenenleri görüp ulan noluyoruzlar öncelikli sıkıntın olur. Eş dost çocuklarını sevmek midir sevgi yoksa kendi çocuğunu hayat etmek midir ? yalnız bir yaşantıda karar veremezsin, karar versen de maddi çekinceler gam vurur boğazına vakti kadere atıp alkolü ağızla sığınırsın Allah'a.

beğenilme arzusu ar damarını çatlatan o kalıntıdan ondan uzaklaşmak iyi gelse de, arada gelir mi acaba lan akla sorularında cevaplanırsın.

neyse ne işte, değişiklikler iyi gelir ama hayata. zaten çok sakin yaşıyoruz ya !

http://www.youtube.com/watch?v=jRu6FAYaXYo